24.10.2019
tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun’un 23. ve 24. maddeleri ile seri ve basit olmak
üzere iki yeni muhakeme (yargılama) usulü getirilmiştir.
1. SERİ MUHAKEME USULÜ
Seri
muhakeme usulü, şüphelinin müdafi huzurunda kabul etmesi koşuluyla Cumhuriyet
savcısının yaptırımı belirleyerek şüpheli hakkında uygulanmasını görevli Mahkemeden
talep etmesi ve Mahkemenin de belirlenen yaptırım doğrultusunda hüküm kurması
ile sonuçlanan bir yargılama usulüdür.
Soruşturma
evresi sonunda aşağıdaki suçlarla ilgili olarak kamu davasının açılmasının
ertelenmesine karar verilmediği takdirde seri muhakeme usulü uygulanacaktır:
a)
Türk Ceza Kanununda yer alan;
1. Hakkı
olmayan yere tecavüz (madde 154, ikinci ve üçüncü fıkra),
2. Genel
güvenliğin kasten tehlikeye sokulması (madde 170),
3. Trafik
güvenliğini tehlikeye sokma (madde 179, ikinci ve üçüncü fıkra),
4. Gürültüye
neden olma (madde 183),
5. Parada
sahtecilik (madde 197, ikinci ve üçüncü fıkra),
6. Mühür bozma
(madde 203),
7. Resmi
belgenin düzenlenmesinde yalan beyan (madde 206),
8. Kumar
oynanması için yer ve imkan sağlama (madde 228, birinci fıkra),
9. Başkasına
ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması (madde 268),
suçları.
b)
10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler
Hakkında Kanunun 13 üncü maddesinin birinci, üçüncü ve beşinci fıkraları ile 15
inci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen suçlar.
c)
31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 93 üncü maddesinin birinci
fıkrasında belirtilen suç.
d)
13/12/1968 tarihli ve 1072 sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve
Makinaları Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde belirtilen suç.
e)
24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun ek 2 nci maddesinin
birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde belirtilen suç.
Cumhuriyet
savcısı veya kolluk görevlileri, şüpheliyi, seri muhakeme usulü hakkında
bilgilendirecektir. Seri yargılama usulü ancak Cumhuriyet savcısı tarafından bu
yönde yapılan teklifi şüphelinin müdafi huzurunda kabul etmesi hâlinde uygulanacaktır.
Seri
muhakeme usulünde Cumhuriyet savcısı, Türk Ceza Kanununun 61 inci maddesinin
birinci fıkrasında belirtilen hususları göz önünde bulundurarak, suçun kanuni
tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında tespit edeceği temel
cezadan yarı oranında indirim uygulamak suretiyle yaptırımı belirleyecektir. Bu
şekilde belirlenen hapis cezasının koşulları bulunması hâlinde Türk Ceza
Kanununun 50 nci maddesine göre seçenek yaptırımlara çevrilmesi veya 51 inci
maddesine göre ertelenmesi mümkündür. Yine belirlenen yaptırımlar hakkında,
Cumhuriyet savcısı tarafından, koşulları bulunması hâlinde hükmün
açıklanmasının geri bırakılmasına (CMK m.231) dair hükümler de kıyasen
uygulanabilecektir.
Seri
muhakeme usulü ile yaptırım uygulanması, güvenlik tedbirlerine ilişkin
hükümlerin uygulanmasına engel teşkil etmeyecektir.
Cumhuriyet
savcısı, şüpheli hakkında seri muhakeme usulünün uygulanmasını yazılı olarak
görevli Mahkemeden talep edecektir. Talep yazısında;
a) Şüphelinin kimliği ve müdafi,
b) Mağdur veya suçtan zarar görenlerin
kimliği ile varsa vekili veya kanuni temsilcisi,
c) İsnat olunan suç ve ilgili kanun
maddeleri,
d) İsnat olunan suçun işlendiği yer, tarih ve
zaman dilimi,
e) Şüphelinin tutuklu olup olmadığı;
tutuklanmış ise, gözaltına alma ve tutuklama tarihleri ile bunların süreleri,
f) İsnat olunan suçu oluşturan olayların
özeti,
g) Üçüncü fıkrada belirtilen şartların
gerçekleştiği,
h) Belirlenen yaptırım ile beşinci ve altıncı
fıkra uygulanmış ise bunlara ilişkin hususlar ve güvenlik tedbirleri gösterilecektir.
Mahkeme,
şüpheliyi müdafi huzurunda dinledikten sonra şüpheliye usulüne uygun teklif
yapıldığı ve eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olduğu kanaatine varırsa
talepte belirlenen yaptırım doğrultusunda hüküm kuracaktır. Bu kapsamda kurulan
hükme itiraz yolu açıktır.
Mahkeme
şüpheliye usulüne uygun teklif yapılmadığını veya eylemin seri muhakeme usulü
kapsamı dışında kaldığını tespit ederse talebi reddederek soruşturmanın genel
hükümlere göre sonuçlandırılması amacıyla dosyayı Cumhuriyet başsavcılığına
gönderecektir. Mazeretsiz olarak mahkemeye gelmeyen şüpheli, bu usulden
vazgeçmiş sayılacaktır.
Seri
muhakeme usulünün herhangi bir sebeple tamamlanamaması veya soruşturmanın genel
hükümlere göre sonuçlandırılması amacıyla Cumhuriyet başsavcılığına
gönderilmesi hâllerinde, şüphelinin seri muhakeme usulünü kabul ettiğine
ilişkin beyanları ile bu usulün uygulanmasına dair diğer belgeler, takip eden
soruşturma ve kovuşturma işlemlerinde delil olarak kullanılamayacaktır.
Seri Muhakeme Usulünün Uygulanamayacağı
Haller
Suçun
iştirak hâlinde işlenmesi durumunda şüphelilerden birinin bu usulün
uygulanmasını kabul etmemesi hâlinde seri muhakeme usulü uygulanamayacaktır.
Seri
muhakeme usulü, yaş küçüklüğü ve akıl hastalığı ile sağır ve dilsizlik
hâllerinde de uygulanamayacaktır.
Resmî
mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste
bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle şüpheliye
ulaşılamaması hâlinde, seri muhakeme usulü uygulanmayacaktır.
2. BASİT YARGILAMA USULÜ
Basit
yargılama usulü, kovuşturma aşamasında dosyanın taraflarına iddianamenin
tebliği ile beyan ve savunmalarının 15 gün içinde yazılı olarak alınmasını,
ilgili kurum ve kuruluşlardan toplanması gereken belgeler de toplanarak mahkemece
duruşma yapılmaksızın ve Cumhuriyet savcısının görüşü alınmaksızın hüküm
kurulmasını öngören bir yargılama usulüdür.
Basit
yargılama usulü adli para cezasını
ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren
suçlarda Asliye Ceza Mahkemesi tarafından karar verilmesi halinde uygulanabilecektir.
Basit
yargılama usulünün uygulanması sonucunda mahkûmiyet kararı verildiği takdirde
sonuç ceza dörtte bir oranında indirilecektir.
Mahkeme
koşulları bulunması hâlinde kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara
çevrilmesine veya ertelenmesine ya da uygulanmasına sanık tarafından yazılı
olarak karşı çıkılmaması kaydıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
karar verebilecektir.
Mahkeme
gerekli görmesi hâlinde hüküm verilinceye kadar her aşamada duruşma açmak
suretiyle genel hükümler uyarınca yargılamaya devam edilebilecektir.
Basit Yargılama Usulünün Uygulanamayacağı
Haller
Basit
yargılama usulü, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik hâlleri ile
soruşturma veya kovuşturma yapılması izne ya da talebe bağlı olan suçlar
hakkında uygulanmayacaktır.
Basit
yargılama usulü, bu kapsama giren bir suçun, kapsama girmeyen başka bir suçla
birlikte işlenmiş olması hâlinde uygulanmayacaktır.
Basit Yargılama Usulüne İtiraz
Basit
yargılama usulünün uygulanması sonucunda verilen hükümlere karşı itiraz yolu
açıktır. Süresi içinde itiraz edilmeyen hükümler kesinleşecektir.
İtiraz
üzerine hükmü veren Mahkeme tarafından duruşma açılarak genel hükümlere göre
yargılamaya devam olunacaktır. Taraflar gelmese bile duruşma yapılarak
yokluklarında hüküm verilebilecektir. Taraflara gönderilecek davetiyede bu
husus belirtilecektir. Duruşmadan önce bu itirazdan vazgeçilmesi mümkündür. Bu
halde duruşma yapılmayarak itiraz edilmemiş sayılacaktır.
İtiraz
üzerine Mahkeme basit yargılama usulüne göre verdiği hükümle bağlı değildir.
Ancak itirazın sanık dışındaki kişiler tarafından yapıldığı hâllerde basit
yargılama usulünde cezada dörtte bir oranında yapılması öngörülen indirim
korunacaktır.
İtiraz
üzerine verilen hükmün sanık lehine olması hâlinde, bu hususların itiraz
etmemiş olan diğer sanıklara da uygulanma olanağı varsa bu sanıklar da itiraz
etmiş gibi verilen kararlardan yararlanacaklardır.
Basit
yargılama usulüne itiraz üzerine genel hükümlere göre yargılamaya devam edilen hallerde
verilen hükümlere karşı genel hükümlere göre kanun yoluna başvurulabilecektir.