Ayıplı Malın Tanımı
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un
(TKHK) 8.maddesi uyarınca ayıplı mal; tüketiciye teslimi anında, taraflarca
kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak
sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan
maldır. Ayrıca ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda,
internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir
veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik
düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların
kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları
azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren
mallar da ayıplı olarak kabul edilir.
Malın Ayıplı Olması Halinde Tüketicinin
Seçimlik Hakları
TKHK ‘nın 11.maddesinde tüketicinin seçimlik hakları
düzenlenmiştir. Buna göre malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda
tüketici;
a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek
sözleşmeden dönme,
b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim
isteme,
c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün
masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile
değiştirilmesini isteme,
seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı,
tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu
seçimlik haklardan biri ile birlikte 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri
uyarınca tazminat da talep edebilir.
1.
Sözleşmeden Dönme
Tüketici bu hakkını kullanmak yönündeki iradesini bildirdiğinde
sözleşme hükümsüz kalır ve taraflar sözleşme sebebi ile verdiklerini karşılıklı
olarak iade ederler. Yani; ayıplı mal satıcıya, ödediği bedel tüketiciye geri
verilir.
2.
Ayıp Oranında Bedelde İndirim
Tüketicinin bu hakkını seçmesi ihtimalinde ayıplı malı
kabul etmiş olmakla birlikte maldaki ayıp oranında satış bedelinden indirim
hakkına sahip olur.
3.
Satılanın Ücretsiz Onarılmasını İsteme
Tüketicinin bu hakkı kullanması malın tamirinin aşırı bir
masrafı gerektirmemesi şartına bağlanmıştır. Tüketici bütün tamir masrafları
satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarımını satıcıdan isteyebileceği
gibi TKHK’nın 11.maddesinin 2. fıkrası uyarınca üretici veya ithalatçıdan da
isteyebilir. Bu durumda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur.
Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra
ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.
4.
Malın Ayıpsız Bir Misli İle Değiştirilmesini
İsteme
Malın ayıplı olması durumunda; tüketici imkan varsa aynı
cins ve özelliklerde ayıpsız mislinin verilmesini talep edebilir. Teslim edilen
yeni malın da ayıplı olması halinde tüketici yeniden seçimlik haklardan
birisini kullanabilir. Tüketici malın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesi
hakkını satıcıdan isteyebileceği gibi TKHK’nın 11.maddesinin 2. fıkrası
uyarınca üretici veya ithalatçıdan da isteyebilir. Bu durumda satıcı, üretici
ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi
tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde
sorumlu tutulmaz.
Ayıplı Malın İspat Yükü
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 10.maddesinde bu
husus düzenlenmiştir. Buna göre teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu
kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu
karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. 4077 sayılı mülga Tüketicinin Korunması
Hakkında Kanun’da açık ayıplar için öngörülen 30 günlük ihbar süresi
kaldırılmıştır. Bunun yerine ayıplı mal düzenlemesinde malın tesliminden
itibaren 6 ay içerisinde ortaya çıkan sıkıntı ve arızaların ayıp (ayıp
karinesi) olarak kabul edildiği düzenlenerek ispat yükü konusunda önemli bir
hüküm getirilmiştir.
Aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca tüketici, sözleşmenin
kurulduğu tarihte ayıptan haberdar ise veya haberdar olmasının kendisinden
beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki
ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır.
Ayıplı Maldan Sorumlulukta Zamanaşımı
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 12.maddesi
uyarınca kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre
belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya
çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu
süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden
itibaren beş yıldır. Aynı maddenin
3.fıkrası uyarınca ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı
hükümleri uygulanmayacaktır.