YARGI YOLU UYUŞMAZLIĞI

Yargı yolu, bir davanın hangi yargı kolundaki Mahkeme tarafından görülüp sonuçlandırılacağına ilişkindir. Yargı yolu uyuşmazlığı ise Adlî ve İdarî yargı mercileri arasında ortaya çıkan görev ve hüküm uyuşmazlıklarını ifade etmektedir. Yargı yolu uyuşmazlığı durumunda hangi Mahkeme’nin davaya bakacağını belirleyecek olan makam; Anayasa ile görevlendirilmiş, bağımsız bir yüksek mahkeme olan “Uyuşmazlık Mahkemesi”dir.

Anayasa’nın 158.maddesi uyarınca Uyuşmazlık Mahkemesinin görevi, adlî ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını inceleyerek, kesin bir biçimde çözüme kavuşturmaktır.

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’da Uyuşmalık Mahkemesinin görev ve yetkileri ile uyuşmazlıkların nasıl çözüleceğine dair usul ve esaslar düzenlenmiştir.

Mahkeme, önüne gelen davada görevli olup olmadığını kendiliğinden araştırmakla yükümlüdür. Yargı yolunun caiz olmadığına (görevsizliğine) karar verebilmesi için tarafların yargı yolu itirazında bulunmuş olmaları şart değildir.

OLUMLU YARGI YOLU UYUŞMAZLIĞI

Adlî ve İdarî yargıya bağlı ayrı iki yargı merciine açılan ve tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davalarda bu yargı mercilerinin her ikisinin kendilerini görevli saymaları durumunda olumlu yargı yolu uyuşmazlığı ortaya çıkacaktır.

Mahkeme yargı yolu itirazı üzerine yargı yolunun caiz olduğuna karar verirse itirazı reddedecektir. Yargı yolu itirazının Hukuk Mahkemelerinde engeç birinci oturumda, idari yargı yerlerinde ise dilekçe ve savunma evresi tamamlanmadan yapılmış olması gerekmektedir. Aksi halde itiraz dinlenmeyerek davaya devam edilecektir. İtirazın süresinde yapılması halinde ise davalı, görev itirazının reddine ilişkin kararın verildiği tarihten itibaren 15 gün içinde, yargı yolu (görev) itirazının reddine ilişkin karara karşı adli yargı mercilerinde Cumhuriyet Başsavcısı, idari yargı mercilerinde Danıştay Başkanunsözcüsüne sunulmak ilgili Mahkemeye itiraz edebilecektir. Uyuşmazlık çıkarma isteminde bulunmaya yetkili makam (CBS yahut Danıştay Başkanunsözcüsü); uyuşmazlık çıkarmaya yer olmadığı sonucuna varırsa veya başvuru süresinin geçirilmiş olduğunu görürse istemin reddine karar verecektir. Bu karar kesindir. Uyuşmazlık çıkarma isteminde bulunmaya yetkili makam; uyuşmazlık çıkarılmasını gerekli görürse, düzenleyeceği gerekçeli düşünce yazısını, kendisine gönderilen dilekçe ve ekleri ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine yollayarak durumu derhal ilgili yargı merciine bildirecektir.

Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulduğu resmi yazı ile kendisine bildirilen yargı mercii, görev konusunda Uyuşmazlık Mahkemesince bir karar verilinceye kadar davanın görülmesini geri bırakacaktır. Bu takdirde zamanaşımı süreleriyle diğer kanuni veya hakim tarafından verilen süreler, işin yeniden incelenmesine başlanacağı güne kadar duracaktır. Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulduğunu bildiren yazının alındığı günden başlamak üzere altı ay içinde bu Mahkemenin kararı gelmezse yargı mercii davayı görmeye devam edecektir. Ancak, esas hakkında son kararı vermeden Uyuşmazlık Mahkemesi kararının gelmesi halinde yargı mercii bu karara uymak zorundadır.

OLUMSUZ YARGI YOLU UYUŞMAZLIĞI

Adlî ve idarî yargı mercilerinin her ikisinin de tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş bulunması halinde olumsuz yargı yolu uyuşmazlığı söz konusu olacaktır.

Olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için, son görevsizlik kararı vermiş olan Mahkemeye başvurulması gerekmektedir. Başvuru üzerine, Mahkeme dava dosyasını ilk görevsizlik kararını veren mahkemeye ait dava dosyasını da temin ederek Uyuşmazlık Mahkemesine gönderecek ve görevli mahkemenin belirlenmesini isteyecektir. Uyuşmazlık Mahkemesi, iki görevsizlik kararından uygun görmediğini bozarak kararında görevli olan mahkemeyi belirleyecektir.

EMSAL UYUŞMALIK MAHKEMESİ KARARLARI*

v   Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün 2015/776 Esas ve 2015/791 Karar Sayılı dosyasından verdiği 30.11.2015 tarihli kararında özetle; “Davacıya ait aracın, karayolunda seyir halinde iken meydana gelen tek taraflı trafik kazasında; kazanın gerçekleşmesinde davalı idarelerin sorumlu olduğundan bahisle, uğranıldığı ileri sürülen maddi ve manevi zararın tazmini istemiyle açılan davanın, 2918 sayılı Yasanın 19.1.2011 tarihinde yürürlüğe giren 110. maddesi gözetildiğinde, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği…” belirtilmiştir.

v   Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nü 2015/823 Esas ve 2015/834 Karar sayılı dosyasından verdiği 30.11.2015 tarihli kararında özetle; “… 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu uyarınca verilen idari para cezasının iptali istemiyle açılan davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği…” belirtilmiştir.

v   Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün 2015/758 Esas ve 2015/775 Karar sayılı dosyasından verdiği 30.11.2015 tarihli kararında özetle “…….Davacının 2981 sayılı Yasa kapsamında tapu tahsis belgesi bulunduğu ve bu belgenin tanıdığı hak sahipliği nedeniyle davalı belediye adına kayıtlı taşınmazın tapusunun iptal edilerek davacı adına tescili istemiyle açılan davanın İDARİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği……” belirtilmiştir.

v   Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün 2015/785 Esas ve 2015/800 Karar sayılı dosyasından verdiği 30.11.2015 tarihli kararında özetle; “…..Davacının hissedarı olduğu taşınmazının fiilen el atılmayan kısmına,  kamulaştırmasız el atıldığından bahisle açılan tazminat davasında; aynı taşınmazın fiilen el atılan kısmına ilişkin olarak adli yargı yerince verilen kararın kesinleşmesi ve bu yöndeki hukuki ihtilafın sona ermesi karşısında; taşınmazın diğer bölümleri üzerindeki hukuki el atma nedeniyle uğranıldığı öne sürülen zararın tazmini istemiyle açılan davanın, imar planından kaynaklanan tazminat davaları kapsamında İDARİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği…..” belirtilmiştir.

v   Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün 2015/760 Esas ve 2015/777 Karar sayılı dosyasından verdiği 30.11.2015 tarihli kararında özetle “….Oluştuğu ileri sürülen görev uyuşmazlığının, adli yargı düzeninde yer alan mahkemeler arasında doğması nedeniyle; başvurunun 2247 sayılı Yasa’nın 1., 14. ve 27. maddeleri uyarınca reddi gerektiği….”belirtilmiştir.

 

(*) http://www.uyusmazlik.gov.tr/uyusmazlik-mahkemesi-kararlari